Plof!..

İçimde bir his var… Göreceksiniz, yakında ben de Profesör olacağım…      Ne İlgisi mi var?.. (İlgi değil alâka)      Var işte… Yakında Prof. olacağım…      Az kaldı… Hele bir olayım görürsünüz…      Önce bir kart bastıracağım… «Prof. İlhan İrem…» Sonra sokak kapıma altın sarısı bir plaka; «Prof. İlhan İrem» «Müzik profesörü…»

 

Sonra değmeyin keyfime… Düşünün bir kere… Seyirciler toplanmış… Orkestra sahnede hazır bekliyor… Spikerin ekolu anonsu; Prof… Prof… Prof… İlhan… han… han… İrem… rem… rem… Rakiplerim çatlatsın…

 

Sonra gurubumu tanıtırım, davulda Profesör Ahmet… Basta doçent Aykut… Eeeee!.. Koskoca Profesör şarkıcının gurubunda öyle etiketsiz müzisyenler olacak değil ya!..

 

Sonra bu yeni kişiliğimle hemen yeni bir plak yapacağım; Profesör İlhan İrem'in son plağı çıktı… «YÖK» plakçılarda…

 

Sonra hemen küpemi çıkartacağım… Saçlarımı, bıyıklarımı da keseceğim… Eeeee!.. Prof. olmak kolay mı?.. İstersen kesme… Sürüverirler adamı… «Görülen lüzum üzerine» diye bir beste yapmayı hiç istemem doğrusu…

 

Bizim plak stüdyolarının kapısında kırmızı ışıklı bir levha vardır… kayıt yapılırken yanar… «Kayıt vardır girilmez» Onu da değiştirip, yeni bir levha astıracağım; «Konsültasyon vardır girilmez…»

 

Konserlerin sonunda yeniden sahneye çağırmak için bağıracaklar…

PIIIROF…

PIIROF…

PIIROF…

Yeniden çıkacağım sahneye… Fakat bu kez şarkı söylemeyeceğim…

Davulun başına geçip, patlatıncaya kadar solo yapacağım…

PLOF… PLOF… PLOF…

İlhan İrem Official Web