Ne Dediler – Melih KİBAR
Ne Dediler – Melih KİBAR
İlhan İrem'i, aramızdan ayrılan Çiğdem Talu'nun evinde tanıdım. Tanıdığım ana dek, yaptıklarını zevkle ve takdirle izlemiştim.
İlhan'ın çalışmalarını takdir ediyordum, çünkü, yapıtlarıyla bir "idol" olmayı başarmıştı. Kişiliği beni pek fazla şaşırtmadı, olduğu gibi görünen, yerinde mütevazi, yerinde kabaran bir kişiliğe sahipti, O zamanlar bir tahminim vardı (ki bugün doğru çıktı!): İlhan'ın kafasında bugün dolaştığına emin olduğum tilkiler, o zamanlar henüz bebekti. Attığı, her değil, ama çoğu adımını danıştığı tilkileri serpilip geliştiler ve geldik bugünkü İlhan'a. Bugünkü İlhan derken 3 yıl öncesine dönmek gerekir: "Pencere" adlı LP'sini yapmaya başladığımızda İlhan'ı daha yakından izleme şansına sahip oldum. Önce İlhan beni dehşete düşürdü: Albümle ilgili olarak getirdiği malzeme, üniversite bitirmeye aday kişilerin hazırladıkları bir proje titizliğiyle hazırlanmıştı. Halbuki benim tanıdığım İlhan çok dağınık bir insandı, istediklerini bu denli planlamış olması da oldukça ilginç geldi bana; İlhan, kendine özgü bir "sound" peşindeydi ki, bu ülkemizde pek ender rastlanan bir durumdu,
Bugün geldik "Köprü" ve "Ve Ötesi" adlı albümlere. "Pencere"den alışmış olmam gerekirdi. İlhan'ın titizliğine, ama bu defa da şaşırttı beni. Şarkılarının grafiklerini çizmiş olması ve en önemlisi bu üç plağı bir öykü doğrultusunda hazırlamış olması, tek kelimeyle muhteşem; tarif edecek başka sözcük bulamıyorum.
…………………………..
Noktaları, başka bir fırsatta doldurmak istiyorum, Bu yazının özeti: İlhan İrem olağanüstü bir yaratıcı dehadır. Tanrı ona gerek beste, gerekse yazma yeteneklerini verdiği için de çok şanslıdır, İlhan, kafasındaki tilkileri büyüdükçe daha da büyüyecektir,
İlhan bitmedi. ama yazı bitti!
Melih KİBAR
"(…) Sonra yine Tilkiye döndü:
-Hoşça kal, dedi.
-Sen de, dedi tilki. İşte sana vereceğim sır. Hem de çok basit:
Kişi ancak kalbiyle görür. Göz, hiçbir şeyin özünü göremez…"
Pencere… Köprü.. Ve Ötesi… (Syf:117)