Halat
Bir halat var belimde…
Ucu kimbilir nerde…
Ve ben asırlardır peşinde…
Salıntılı ve rahat
Beni çekiyor halat…
Eski resimlerin
Kahve kızılı bahçelerinden geçiyorum…
Denizde yürüyorum sessizce…
Kayalar, camlar, buzlar aşıyorum…
Ayaklarım kesiliyor…
Donuyor…
Ve tepeler… Taş yığınları…
Ormanlar…
Zirveler…
Deniz…
Denizin dibi hatta…
Durmadan sürükleniyorum
Asırlık bir halatta…….
Sislerde bir kuş var gibi…
Bir martı…
Uzakta… Halatın ucunda…
O mu bana bağlı?…
Ben mi ona?..
Bilmiyoruz…
Yosunlu bir halatın iki ucunda,
İki yanıtsız soru gibi
İlerliyoruz…
Zaman kuşu o…
Bizi akrebine bağlamış,
Kendi de uçamıyor…
Ancak halatını koparıp,
Boşluğa dağılanlar onu aşıyor…
Ve tutsaklığı bitenler, ölseler de,
Zamanın kanatları ulaşamıyor!…….
Zaman kuşları da
Zamane insanı da
Özgür olmalı……
Yıkılınca saplantılar…
Kesilince elden ayaktan
Tutucu halatlar,
İnancımız kadar uzaktır
En inanılmaz diyar……..