Dünyaya ve Kainata Barış Yılı Bildirgesi…
Bu gün dünya birbirinden çok farklı ve dengesiz iki ayrı kutba ayrılmıştır… Bir tarafta insanlara güzellikleri, gerçekleri, barışı, birlikteliği anlatmaya uğraşan duyarlılar, öte yanda söylenen bütün bu güzelliklere ilgisiz kalmakta direnen ya da ilgisiz kalmaları istenen duyarsızlar var…
Ülkemizde ve dünyanın bir çok yerinde insanlara ışıltılı mesajlar vermek isteyenleri baskılar altına alıp susturmaya çalışan, çağın ileriye doğru dönmek isteyen tekerleklerini tutup kendi çıkarları için geriye götürmeye çalışanlar var…
Susan konuşmayan, düşünmeyen, kendi kafalarındaki çağdışı kalıplara göre bir örnek insanlardan oluşturmak istedikleri kör, sağır ve dilsiz toplumlarda kendi küçük hesapları için dünyayı bir kıyım arenasına çevirmek isteyenler var…
Oysa artık gerçekler, dünyayı çağın dışında, savaşlarla ve ayrılıklarla döndürmek isteyen bütün karanlık düşünceli insanların elleri ile tutamayacakları, gözleri ile göremeyecekleri ve hatta düşleyemeyecekleri kadar aydınlıktır…
Bu satırlar, 1986 uluslararası barış yılında, bir yüce önderin, "yurtta sulh, cihanda sulh" felsefesi ile yoğrulması gereken bir toplumun sanatçısı olarak benim tüm dünyaya, hatta uzayımızın bize en uzak noktasındaki canlılara ulaştırmak istediğim barış çağrısıdır…
Ey insanlar!… Ey canlılar!..
Bizi çevreleyen tüm kargaşalıklara belki önceleri biraz üzüldünüz… Gözleri kapalı olmayan bizler üzülmeyi ve düşünmeyi bu nükleer cephanelik üstünde gizli-gizli ve açık-açık sürdürmekteyiz…
Belki bir çoğunuz dünyamıza iyileşmez bir hasta deyip onu bir kenara koydunuz… Oysa ben ve bu satırları anlayanlar dünya için umutlarımızı hiçbir zaman yitirmedik…
Çünkü biliyoruz ki, 1986'nın yani altın bir çağın ilk ışıltılarını taşıyan yılların başlangıcının "uluslararası barış yılı" ilan edilmesinin anlamı büyüktür…
Karanlığın tüccarları artık bilmelidirler ki, dünya 1970'li yıllardan bu yana bambaşka titreşimlerle dönmektedir… Ve 1990'lı yıllarda daha da başka sevgi titreşimleri ile dönecektir… O zaman kurulacak bu yeni dünyada tüm şovenist duygular, kafa tasçılar, ırkçılar ve kötü bildiğimiz herşey soluk alamıyacaktır…
Bizler, yani iyiliğin, güzelliğin, doğruluğun ışıklarını yüreklerimizde taşıdığımıza inanan ışığın çocukları; birgün hepimiz toplanıp gideceğiz… Ama bu gidiş, siz kötülüklerden arınamıyanların düşündüğü gibi, bir "kaçış" olmayacak… Çünkü geriye döndüğümüzde sizler ve silahlarımız olmayacaksınız…
Ve biz bugünün gençleri sevgi ve barış dolu bir dünyada altın çağın ilk tomurcukları olacağız…
Sizlerden kaçarken sizlere karşı bir zafer kazanmanın nasıl olacağını anlayamıyacaksınız, göremeyeceksiniz… Tıpkı bugün nükleer pisliklerinizle kirlenen uzayımızın ve yeryüzünün çeşit-çeşit felaketlerle verdiği tehlike işaretlerini anlayamadığınız gibi…
Ama sizler savaşmaya devam ederken, sizlere barışı, sevgiyi , doğruyu erdemi, bilgeliği anlatmaya çalışan yazarlar, çizerler, sanatçılar ve bugün gerçeği görüp, düşünen, söyleyen herkes, hepimiz gideceğiz ve barışla geleceğiz…
Belki kendimiz gideceğiz, belki de bugün barışı yüreğinin taa içinde taşıyanların bile ütopya diyebilecekleri bir şekilde uzaylı dostlarımız tarafından götürülüp getirileceğiz..
Ama kesin olan şu ki;
Artık sizlerin olmayacağı dünyamıza döndüğümüzde elimizde "Birleşmiş milletler" diye bir yurtturmacının değil, "BİRLEŞİK İNSANLAR REALİTESİ" nin bayrağı olacak…
Barış yılında Türkiye'den dünyaya ve kainata ışık ve sevgiyle…